Pazar, Ocak 22, 2006

alintilar

"baksana su dagin basinda evi, yatagi, yorgani olmayan, etrafta hickimse bulunmayan o insan ata biner gibi dunyanin sirtina binmis, yildizlar alemini dolasiyor. zahirde yalniz mi yalniz, batinda esmaulhusnayla dolasiyor." [Hekimoglu Ismail]

"ben. anlattiklarimin hayat tarafiyim. kalplerin tarihcesi yazilmadikca ne tarihe ne romana inanacagim."
[Nazan Bekiroglu]

"bu ne gurultu, bu ne isi basindan askin insan! yirmi yasindaki bir delikanlinin kafasinda bu ne boyle yarin dusuncesi sanki! aska karsi bu ne aldirmazlik boyle!" [Barnave]

"tufandan kurtulmak icin kendi derinligine akan bir irmak gibi; akmasam sana ölürdüm. yusuf, aktim, yine öldüm. kendi ölümümün seklini secmem ozgurlugumse susarak ölmeyi degil, soyleyerek ölmeyi sectim. tortulanarak ve bulanarak degil, tasarak ve cosarak ölmeyi istedim. hukmumun yusuf oldugu yerde ölümlü oldugumu bildim. ve yine dirilecek olmamin emniyetiyle ölümlü olusumu cok sevdim." [Nazan Bekiroglu]

"Despite my having said that I’d never write to you again, I do so now because I find, with the passing of time, that the outcome of my failure with you has been the complete damming up of all my creative capacities in a particularly disastrous manner such as I have never before experienced.
For a great many weeks now (whenever I've tried to write poetry) every thought I've had, even every feeling, has been struck off some surface crust of myself which began gathering when I first sensed that you were ignoring the real contents of my last letters to you, and which finally congealed into some impenetrable substance when you asked me to quit corresponding with you altogether without even an explanation.
That kind of blockage, exiling one's self from one's self -have you ever experienced it? I dare say you have, at moments; and if so, you can well understand what a serious psychological injury it amounts to when turned into a permanent day-to-day condition." [Paterson adli siirden]

2 Comments:

Blogger tahin said...

Ozellikle Hekimoglu Ismail'in cumleleri cok nefis. Siir gibi:)

Ocak 22, 2006 5:55 ÖS  
Anonymous Adsız said...

hekimoglu bediuzzamanin barladaki zamanini tasvir ediyor galiba

Ekim 02, 2006 9:03 ÖS  

Yorum Gönder

<< Home